AKP klasiği temayül yoklaması gerçekleştirildi. Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere, 16 ilçe belediye başkanı adayı kimi göstermek istersiniz türünden sorulan sorulara yaklaşık iki bin kişi cevap vermiş oldu.
Temayülün asıl amacı ne açıkçası kimse bilmiyor, çıkan sonuç nedir ya da sonuç neyi tayin ediyor sanırım bu sorunun cevabı yok.
Oysaki temayülde yöneltilen sorular içeriği acısından son derece değerli ve sonuçlar dikkate alınıyor olsa, varacağa sonuç da kıymetli olur.
Sonucun kıymeti adayın doğru tespiti ve şehre katacağa değer üzerinden şekillenir.
Yöneltilen sorular;
Mevcut belediye başkanını, belediye hizmetleri yönünden nasıl buluyorsunuz?
Teşkilat ilişkileri açısından nasıl buluyorsunuz?
Partinin ilke ve değerleri açısından nasıl buluyorsunuz?
Belediye başkanının yeniden aday gösterilmesini ister misiniz?
Belediye başkanlığı için başka önereceğiniz kimler var?
Yöneltilen sorular içerisinden en dikkati çeken ve yerel hizmet sorgusunun yapıldığı, belediye başkanının notunun ölçüleceği tek soru var ancak sonucu da tayin etmeye yetecek ağırlıkta.
Parti içerisi değerlendirme olsa da tek ses olsa da son derece değerli.
“Mevcut belediye başkanını, belediye hizmetleri yönünden nasıl buluyorsunuz?” bu sorunun cevabı kamuoyu ile paylaşılmış olsa hiç değilse.
Temayülden kasıt kamuoyu açısından bir sonuç elde etmek değil... Bugüne dek uygulamalar bunun en bariz örneği.
AKP, kurulduğu dönemden itibaren yani 2001 yılından beri bu yöntemi uygulamakta. Partili taban oyunu kullanır seçim çevresinde ilişkin iradesini ortaya koyar ancak sonucunu bilmez.
Son dönemlerin temayül adresi Serdivan Kapalı Spor Salonu, oy kullanabilme yetkinliğine haiz yaklaşın 2 bin kişi salonda yerini aldı ve kendini değerli hissetti. Aday adayı olan isimler her bir oyun değerini düşünerek yoğun emek harcadılar.
Aday adayı başta olmak üzere, oy kullanan üye temayülü yönetmekle görevli olan divan heyeti yani sözün özü Serdivan Kapalı Spor Salonunda bulunan tek bir kişi bile sandıktan çıkan sonucu bilmiyor.
Yöntem; oyu kullanıyorsun, değerlendirme ise oyun kullanıldığı bölgede değil genel merkezde yapılıyor.
AKP, yerinden yönetim yani güçlü yerel yönetim modeli vurgusu yapar her dönem gel gör ki aday belirleme yöntemini dahi seçim çevresinde, yerel yöneteme terk edemez. Bu hususta bile merkez gücü merkeziyeti kullanır.
Her mevzuda olduğu gibi kendisi ile çelişir, kağıt üzerinde tarif ettiği ile uygulama farklı olur.
“Faiz sebep enflasyon sonuç” ve “NAS ortada, sana bana ne oluyor” diyerek her TCMB Para Politikası Kurulu Toplantısında faiz oranlarını artırmak gibi…
AKP, klasiği temayül bir birinin tekrarı niteliğinde ancak bu uygulamadan da vazgeçmiyorlar. Sanırım temayül değerlendirmesine pek ihtiyaç duymuyorlar, nasılsa sonuç alınıyor.
Her kim aday gösterilse de seçimi kazanmak gibi bir sorunları yok.
Temayülün tek gerçekliği ve hizmet ettiği alan üyenin kendisini değerli hissetmesi oluyor, anlaşılan bu durumda yeterli görülüyor.
Parti içi demokrasi işletilmiyor, merkez gücü kullanılarak aday belirleniyor.
Belirlenen adayın sorumluluk adresi de seçmen ve partili taban olmuyor, bunun da tek adresi kuşku yok ki genel merkez iradesi olması.
Böylesi yöntemle belirlenen aday seçim kazanmak için yeterli olabiliyor ancak hizmet üretmek için yeterli olmadığını geçmiş tecrübeler ile test ettik.
“Aynı şeyi tekrar tekrar yapıp, farklı sonuçlar beklemek”
